Refresh loader

Category : Aktüel

2021 Yılında Dünyanın En İyi Zeytinyağları Açıklandı

2021 NYIOOC Dünya Zeytinyağı Yarışmasının sonuçları resmi web sitesi olan bestoliveoils.org’da yayınlanıyor.

Zeytinyağı üreten her bölgedeki üreticiler, dünyanın en büyük ve en prestijli zeytinyağı kalite yarışmasında rekabet etmek için rekor sayıda çıktı.

Saat 9’da (UTC 4), çevrimiçi sunum, sonuçların NYIOOC tarafından onaylandığı anda, kazanan markaların birbiri ardına açıklanmasına başlandı.

https://bestoliveoils.org/search

ayrıca:

https://www.oliveoiltimes.com/tr/world/world-olive-oil-competition-releases-results/93297

Dökme ve varilli zeytinyağında ihracat

Pandeminin yol açtığı belirsizlik ve artan yağ talebi gerekçe gösterilerek Tarım ve Orman Bakanlığı’nın talebiyle, Ticaret Bakanlığı tarafından 20 yıl aradan sonra dökme ve varilli zeytinyağı ihracatına 31 Ekim’e kadar yasak getirilmesi kararı sektörde infial yarattı.

DÜNYA Haber Merkezi dunya@dunya.com

24 Mart 2021 12:37

İZMİR – Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği (EZZİB), sektör görüşü alınmadan getirilen yasağa sert tepki gösterdi ve karardan acilen dönülmesini, pazarda serbest piyasa kurallarının işlemesini istedi. EZZİB’in yaptığı yazılı açıklamada, Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK) verilerine göre Türkiye’nin 2021/22 sezonuna 43 bin ton stok ve 172 bin tonluk tahmini rekolte ile girdiğine vurgu yapılarak, “Geride kalan 4 ayda özel kararnameyle Türkiye’ye getirilen zeytinyağı miktarına yakın, geçtiğimiz sezonlara kıyasla düşük düzeyde bir ihracatımız olduğunu görüyoruz. Türkiye’nin yıllık 140 bin ton iç tüketimi olduğu bir gerçek. Bu şartlarda ihraç edilebilecek 60-70 bin ton civarı zeytinyağımız var. İhracatımızın yaklaşık yüzde 55’i dökme olarak yapılıyor. Zeytinyağı enflasyonu tırmandıracak boyutta bir etki yapmıyor. Zeytinyağı fiyatlarında diğer bitkisel yağların fiyatlarındaki kadar büyük artışlar olmadı” denildi.

Kontratlar yıllık yapılıyor

İhracatta yıllık kontratlar yapıldığına işaret eden açıklamada, şu görüşler yer aldı: “İhracatçılar bu taahhütlerini yerine getiremezlerse prestij kaybı yanında, önümüzdeki yıllarda da bu müşterileriyle çalışmalarının yolu kapatılmış olacak. Türkiye, üretimde dünya ikinciliği hedefiyle 2002 sonrasında devlet destekleriyle 90 milyon olan zeytin ağacı varlığını 180 milyona çıkardı. Bu ağaçlarla 650 bin ton zeytinyağı rekoltesine ulaşacağız. İhracat olmazsa zeytinyağı fiyatları üreticiyi tatmin etmez. Bu yasak üreticimizi de mağdur edecektir. 20 yıl önce aynı yasak getirildiğinde zeytinyağının ortalama fiyatı 90 centlere düşmüştü. Zaten düşük seyreden ihracatımızın tamamen yok olmaması için bu karardan vazgeçilmeli” denildi.

KDV yüzde 1’e çekilsin

Türkiye’de kişi başı yağ tüketiminin 17 litre seviyesinde olduğuna dikkati çeken açıklamada, “Zeytinyağı bu tüketimden 2 litrelik pay alıyor. Zeytinyağı fiyatlarının düşmesi ve tüketiminin daha da artması için önerimiz zeytinyağında yüzde 8 olan KDV’nin yüzde 1’e indirilmesi. Bu sayede litrede 2,5 TL civarında fiyatlarda tüketicimiz lehine bir rahatlama olanağı ortaya çıkacaktır” görüşüne yer verildi.

Bu Nasıl Rapor?

Serhat TEZCAN/Hürriyet Bursa

23.12.2020 Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK) illere göre zeytin raporunu açıkladı. Türkiye’nin sofralık zeytinde marka kenti olan Bursa ile ilgili açıklanan oranlar ise dikkat çekti. Geçen yıla göre Bursa’nın zeytin tane miktarı ve rekoltesinin yükseldiği belirtildi. Diğer bölgelere göre Bursa’daki bu artışın nasıl gerçekleştiğini sektör temsilcilerine sorduk. Raporun aksine beyanatta bulunan temsilciler, verilerin gerçeği yansıtmadığını söyleyerek, oranlarda da çıkış değil, düşüş yaşadıklarını açıkladı.

Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi UZZK’in bu yılki raporuna göre, Türkiye zeytin üretiminde iklim değişikliğinin etkileri nedeniyle geçen yıla göre zeytin tane miktarında yüzde 11, zeytinyağında ise yüzde 20 azalma tahmin edildi. Raporda kayıp miktarları, zeytinde 145 bin ton, zeytinyağında ise 35 bin 562 ton olarak belirtildi. İllere göre zeytin raporuna göre ise Bursa’da 11 milyon 835 bin meyve veren ağaçta ortalama verim 7,5 kilogramdan 10,3’e çıktı. Rekolte 121 bin 461 tona yükseldi. Türkiye genelinde genel olarak düşüş gözlenirken, Bursa’daki bu yükseliş nasıl gerçekleşti? Konuyu sektör temsilcileri ve paydaşlarına sorduk.

Bursa Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı ve TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Özer Matlı, 2020 yılında diğer yıllara göre, ilkbahar sonu ve yaz başında uzun süreli yağışlar meydana geldiğini hatırlatarak, bu yağışlar ve serin havanın, bitkilerde daha geç meyve tutumuna sebep olduğunu kaydetti. Geçtiğimiz Mayıs ayı ortasında uzun yılların en yüksek sıcaklık rekorları kırıldığını da ekleyen Matlı, “Zeytinlerde, somaklanma, çiçeklenme ve meyve tutumu sırasında gerçekleşen bu sıra dışı koşullar karşısında, Bursa’da 2020-2021 yılı zeytin rekoltesini tespit etmek amacıyla Bursa Ticaret Borsası olarak da temsilcimizin yer aldığı Bursa İli Zeytin ve Zeytinyağı Rekolte Tespit Komisyonu toplandı. Komisyon çalışmaları sonucunda hazırlanan rapora göre, Bursa`da 2020-2021 yılı yaklaşık 115 bin ton toplam rekolte miktarı öngörülmektedir. Bunun 93 bin 902 tonu sofralık zeytin, 20 bin 712 tonu ise yağlık zeytin olarak tahmin edilirken, ağaç başına ortalama zeytin verimi ise 9,7 kilogram olarak beklenmektedir” dedi.

ÜRETİM KAYBI TESPİT EDİLDİ

BTB Üyesi ve Türkiye’nin en büyük zeytin kooperatifi olan S.S. Marmara Zeytin Tarım Satış Kooperatifleri Birliği (MARMARABİRLİK) verilerine göre 2020 yılı için 24 bin ortaktan yaklaşık 74 bin ton rekolte beyanı geldiğini açıklayan Matlı, “Marmarabirlik tarafından 2020/21 iş yılı ürün alım kampanyasında 53 bin 500 ton ürün alım planı yapılmıştır. Ürün alımlarının başladığı günden bugüne 35 bin ton ürün alımı yapılabilmiştir. Yine sahada yapılan incelemelere göre, zeytin üretiminin yoğun olarak yapıldığı bazı bölgelerde beklenen rekoltenin gerçekleşmeyeceği ve genel olarak üretim kaybının yüzde 25 seviyelerinde olacağı tespit edilmiştir. Dolayısıyla; iklimsel değişikliklere bağlı olarak bölgemizde zeytinin olgunlaşma döneminde ihtiyaç duyulan yağışların olmamasından zeytinin danesinde yaşanan su kaybı sebebi ile bölge rekoltesinde üretim anlamında kaybın, görünenden daha fazla olduğunu söyleyebiliriz” diye konuştu.

AÇIKLANAN REKOLTE FAZLA

Uludağ Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği (UYMSİB) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Senih Yazgan ise Bursa Bölgesi’nde olması gereken üretimin yaşandığını söyledi. Marmara Bölgesi’nde tahminlerin biraz altında rekoltenin söz konusu olduğunu ifade eden Yazgan, “Geçen yıl bölgede çok üründe azalışlar ortaya çıkınca bu yıl yükseliş var gibi bir algı oluştu. Oysaki tam tersi; olması gereken, standart üretim miktarı olarak bu yılı ön görmeliyiz. Ulusal Zeytin Konseyi’nin açıkladığı bu seneki rekoltenin fazla olduğunu düşünüyorum. Tahminlere göre Marmarabirlik önce bir kota uygulamasına gideceğini beyan etti arkadan üründeki yeter miktarda akışın kendilerine olmadığını görünce de kota uygulamaktan vazgeçti. Bu en önemli ölçülerden bir tanesi. Bölgede beklentilerin altında bir üretim söz konusu” şeklinde konuştu.

İKLİM DEĞİŞİKLİKLERİ

Düşüşte en büyük etkenlerden birisinin iklim değişikliği olduğunu vurgulayan Yazgan, “Baharda olması beklenen iklim parametrelerini Ağustos ayında dolu yağışı olarak yaşadık. Bu durum dökülmelere, dalda kalanlarda da kalite bozukluğuna neden oldu. Belli bölgelerde tamamen yere silkti. Bu iklim olaylarına alışmak zorundayız. İnsanoğlu tarımda doğa ile yaşamaya ve doğanın koşullarına göre üretimini şekillendirmeye veya önlemlerini alması gerektiğini söylüyorduk. Tipik örneklerini yaşıyoruz. Üreticilerin koruma senaryolarını geliştirmeleri gerekiyor” dedi.

KURAKLIK VE DOLU NEDENİYLE ÜRÜN BEKLENENİN ALTINDA KALDI

Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Başkanı Prof. Dr. Erkan Yaslıoğlu, zeytinin periyodisite gösteren bir ürün olduğunu belirterek, “Yani bir yıl ürün beklendiği gibi bol iken, izleyen yılda yeterince ürün alınamamaktadır. Bursa’da da örneğin Mudanya ve çevresi gibi bazı bölgelerde geçen yıl yok yılı idi. Bu bölgelerde bu yıl var yılı olarak ürün alındı. Ancak, kuraklık ve bazı bölgelerdeki dolu zararı nedeniyle elde edilen ürün beklenenin altında kaldı” diye konuştu.

SAĞLIKLI KAYIT TUTMAK MÜMKÜN DEĞİL

Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi raporunda Bursa’da bir artış olduğundan söz edildiğini anımsatan Yaslıoğlu, sahada yapılan gözlemlerin bu durumun gerçeği yansıtmadığını aktardı. Bir önceki yıl yapılan rekolte tahminlerinin hatalı olması nedeniyle böyle bir durumun ortaya çıktığını söyleyen Yaslıoğlu, “Üreticiler ürünlerinin bir bölümünü kendi havuzlarında beklettikleri için bu ürünü piyasaya sürdüklerinde ürünün hangi yıla ait olduğunu belirlemek de güç olmaktadır. Dolayısıyla sağlıklı bir kayıt tutmak mümkün olmadığından rekolte tahminlerinin doğruluğunu hasattan sonra kontrol etmek de mümkün değildir. Rekolte tahminlerinin daha sağlıklı, bölgeyi temsil edebilecek örnek büyüklüğü ve dağılımı ile yapılması, ileride sahadaki durumu tam anlamıyla yansıtmayan bu tür karışıklıkların giderilmesini sağlayacaktır” dedi.

BURSA’DA KİME SORMUŞLAR?

Gemlik Ziraat Odası Başkanı Ali Çelik ise konseyin tahminlerle bir rapor hazırladığını söyledi. Bir üye ile saha çalışması yapılmadığını belirten Çelik, uzay fotoları ile bu raporu hazırladıklarını iddia etti. Gemlik’te zeytinde yüzde 30 kayıp yaşandığını ifade eden Çelik, “Burada paydaşlar var. Ziraat odaları, Marmarabirlik, alt birlikler var. Bunlar toplanıp; neler var, neler yok diye oturur, konuşulur. Kendi kafalarına göre bir şeyler uydurup, gidiyorlar. Uzay görüntülerinden ağaç sayıyorlar. Bursa’da kime sormuşlar? Ben bilmiyorum. Mudanya, Gemlik, Orhangazi, İznik zeytin olan bölgelerimiz. Ziraat odaları olarak ayda bir toplanıyoruz. Ancak böyle bir durumdan haberimiz yok” diye konuştu.

GEMLİK’TE ZEYTİNLİKLERİN YÜZDE 50’SİNE BAKILMIYOR

Dolunun ürünlerine zarar verdiğini söyleyen Çelik, ürünler yeşilken bu durumla karşılaştıklarını kaydetti. Yağlık zeytinde de kayıp yaşadıklarını anlatan Çelik, 8 kilogram üründen bir kilogram yağ elde edildiğini belirterek, “Dolu vurunca yere düşen toplanamadı ve çürüdü. Bu sene 7,11 TL zeytin maliyeti çıkardım. Her şey yüzde 50-60 arttı. Üreticiyi kurtarmıyor. Gemlik’te zeytinliklerin yüzde 30’u bakılmıyordu. Bu sene yüzde 50’ye çıktı. Bu oran daha çok çıkar. Çiftçi bundan vazgeçerse nereden alacaksınız? Üreticiyi destekleyeceksiniz ki alacaksınız. Ortalama fiyatı, maliyet fiyatına geldi. Dolayısıyla çok kötü. Tarımın her dalında çöküş var” dedi.

KONSEY REKOLTEYİ YÜKSEK GÖSTERİYOR

İznik Ziraat Odası Başkanı Vahit Mutlu, bölgede rekoltenin düşük olduğunu kaydetti. İklim şartlarından dolayı çiçeklenmede zeytinlerin yandığını söyleyen Mutlu, yarı yarıya kayıp yaşadıklarını dile getirdi. Konseyin rekolteyi yüksek gösterdiğini savunan Mutlu, “Aslında o kadar rekolte yok. Marmarabirlik’e İznik’ten 16 bin ton beyanat oldu. 7 bin ton zeytin aldı. Yarısını alamadı. Ağaçların bu yıl yok yılıydı” dedi.

MASA BAŞINDA HESAPLAMA İLE BU İŞLER OLMAZ

Gemlik ve Orhangazi’de de aynı durumun yaşandığını ifade eden Mutlu, “Konsey havadan; araziyi gezmeden ‘Kaç ağaç var? Ne kadar çıkar?’ diye hesaplıyor. Masa başında hesaplama ile bu işler olmaz. Biz, her gün sahadayız. Eskisi gibi zeytin yok artık” diye konuştu.

ALTERNATİF ÜRÜNLER

Alternatif ürünlere yöneldiklerini söyleyen Mutlu, kivi ve nektarine odaklandıklarını açıkladı. Zeytinin para kazandırmadığını savunan Mutlu, “Zeytin kaç senedir aynı fiyatta. Nektarin ve kivi para kazandırıyor. Gemlik markaydı, para etmediğinden yakında kaybederiz. Masrafı çok, getirisi az” dedi.

Kuraklık Nedeniyle Tahminler Tutmadı

Serhat TEZCAN/Hürriyet Bursa
26.12.2020

Geçtiğimiz günlerde ‘Bu nasıl rapor?’ başlıklı haberimize ilişkin arayan Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK) Yönetim Kurulu Başkanı Ümmühan Tibet, sofralık zeytin konusunda bu yıl iklim koşullarının kötü gittiğini kaydetti. Tibet, sezonun henüz bitmediğini hatırlatarak, “Sofralık zeytin üretimi, beklentileri karşılayamadı” dedi.

Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi (UZZK) illere göre hazırladığı zeytin raporu ile ilgili geçtiğimiz günlerde Hürriyet Bursa’da yayımlanan haberin ardından raporu hazırlayan kurumdan yanıt geldi. Raporda Bursa bölgesinde geçen yıl ile bu yıl arasındaki üretim kıyaslamasında artış belirtiliyordu.

Bunun nedenlerini sektör temsilcilerine sormuş; ardından ‘Bu nasıl rapor?’ başlıklı haberimizi yayımlamıştık. UZZK Yönetim Kurulu Başkanı Ümmühan Tibet, bununla ilgili arayarak, konu hakkında görüşlerini belirtti.

AĞAÇ SAYISI ARTTI

Türkiye’de son 20 yılda 95 milyon ağaç varlığının 188 milyona ulaştığını söyleyen Tibet, yaklaşık 158 milyon zeytin ağacı bulunduğunu ve yaklaşık 30 milyonun henüz meyve vermeyen zeytin ağacı olduğunu aktardı. Tibet, periyodisitenin zeytin ağacı varlığı ile kısmen giderildiğini dile getirdi.

SEVİNDİRİCİ GELİŞME

Son yıllarda var ve yok yılı arasında farkın yüzde 35’lere kadar gerilediğine dikkat çeken Tibet, “Bu bizim için çok sevindirici. Çünkü geleneksel zeytin üreticisi diğer ülkelere baktığımızda o ülkelerin iklim değişikliğinden bize göre daha fazla etkilendiğini görüyoruz. Örneğin Tunus’ta bir yıl 250 bin ton zeytinyağı üretimi yapılırken, ertesi yıl 100 bin tonda kalabiliyor. Son yıllarda İtalya’da üretim 700 – 800 bin tondan 300 bin tonlara kadar düştü. Bardağın dolu tarafını böyle görüyoruz” diye konuştu.

HEDEF DÜNYA İKİNCİLİĞİ

Konseyin İspanya’dan sonra dünya ikincisi olma hedefiyle yola çıktığını hatırlatan Tibet, gelişmekte olan zeytin ağacı ile beraber amaçlarının bu rakamlara ulaşmak olduğunu dile getirdi. Tibet, “Bakacak olursak 2017 – 2018 yılında 2 milyon ton dane zeytin üretimi yapmıştık. Bu 2 milyon ton ile İspanya’dan sonra dünya ikincisi olduk” dedi.

KİŞİ BAŞI ZEYTİN TÜKETİMİ 5 KİLOGRAM

Türkiye’nin dünyada en fazla sofralık zeytin tüketen ülkelerinin başında geldiğini belirten Tibet, kişi başı yaklaşık 5 kilogram sofralık zeytin tüketildiğini aktardı. Üretimin 3’te birinin sofralığa ayrıldığını ifade eden Tibet, 3’te 2’sinin yağlık olarak değerlendirildiğini söyledi. İtalya’da, İspanya’da ve diğer ülkelerde Türkiye kadar yoğun sofralık zeytin tüketimi olmadığına işaret eden Tibet, bu nedenle zeytinyağının daha yavaş ilerlediğini kaydetti.

ZEYTİNYAĞI TÜKETİMİ 2-2,5 KİLOGRAM

Türkiye’de zeytinyağı tüketiminin diğer geleneksel ülkelere göre çok düşük olduğunu söyleyen Tibet, geleneksel zeytin üreticisi ülkelerde kişi başı zeytinyağı tüketiminin 5 kilogramın üzerinde olduğunu anlattı. Yunanistan’da 12-13 kilogram, İspanya’da 9 kilogram, İtalya’da 11-12 kilogram tüketim oranlarının bulunduğunu belirten Tibet, “Ülkemizde halen 2-2,5 kilogram tüketim var. Pandemi dönemi ile birlikte sağlığımıza verdiğimiz önem farkındalığının artmasından halkımız, zeytin ve zeytinyağı tüketimini daha da artırdı. Bu, bizim mutlu olduğumuz bir durum. Umuyoruz ki yakın gelecekte üretimimizin tamamını tüketebilir duruma geliriz” diye konuştu.

İKLİM KOŞULLARI KÖTÜ GİTTİ

Sofralık zeytin konusunda bu yıl iklim koşullarının kötü gittiğini ifade eden Tibet, özellikle Ağustos ve Eylül ayları içinde bölgesel olarak dolu zararı nedeniyle beklentilerinin altında üretim gerçekleştiğine işaret etti. Sezonun henüz bitmediğini ve hasadın devam ettiğini hatırlatan Tibet, “Ama yaptığımız gözlem şunu gösteriyor ki sofralık zeytin tahminimizde önemli bir düzeltme yapacağımız tahmin edilmektedir. Çünkü kuraklığın Aralık ortalarına kadar devam etmesi nedeniyle dane gelişimi olamadı. Sofralık zeytin üretimi beklentileri karşılayamadı” dedi.

KURAKLIKTAN BEKLENTİLERİ KARŞILAYAMADIK

Sofralıkta Gemlik Zeytini’nin dünyanın en kalitelisi olduğu yönünde iddialı olduklarını vurgulayan Tibet, “Bursa, Gemlik Zeytini’nin orijinidir. Maalesef kuraklık nedeniyle beklentileri karşılayamadık. Bu tahminler yapıldıktan sonra kuraklık devam ettiği için beklentilerin de altına düşmüştür. UZZK olarak yaptığımız tahmin çalışmaları sektörel tahmin çalışmalarıdır. Yani konsey olarak masa başında oturup, bu çalışmaları yapmıyoruz. Uzmanlarımız 4 farklı bölgede Zeytincilik Araştırma Enstitüsü, Marmarabirlik, Tariş’in Uzmanları, Ziraat Odalarının Uzmanları, Odalar, Borsalar’da çalışanlar, büyük firmalarımızın uzman arkadaşları ile beraber 4 farklı heyet kuruyoruz” diye konuştu.

SON 3-4 YILDA SAPMALAR GÖRDÜK

Yapılan çalışmaları konseyin koordine ettiğini söyleyen Tibet, heyetlerin bağımsız olarak bölgesinde çalıştıklarını kaydetti. Heyetlerin birebir görüşmeler de yaptıklarını ifade eden Tibet, ardından hazırladıkları raporu konseye gönderdiklerini anlattı. Kendilerinin bu raporu tekrar sahada kontrol ettiklerini belirten Tibet, “Raporu sonradan yayınlıyoruz. Rapor yayınlandıktan sonra gelişen iklim koşulları nedeniyle de son 3-4 yılda sapmaların olduğunu gördük. Bu konuda geçtiğimiz yıl en büyük sapmayı Aydın Bölgesi’nde yaşadık. Aydın Bölgesi hasadı geç başlar. Ocak ayındaki aşırı yağışlar ve zeytindeki bazı bitkisel problemler, dökülme nedeniyle üretici, zeytinini toplayamadı. Haliyle beklentinin altında bir üretim gerçekleşti. Orda bir düzeltme yaptık. Bu düzeltmede bugüne kadar ki en yüksek düzeltmeydi” dedi.

KAMUOYU İLE PAYLAŞILACAK

Bu seneki tahminin, sezon bittiğinde tekrar kontrol edilip, gerçekleşen rakamların kamuoyu ile paylaşılacağını açıklayan Tibet, “Ama görünen şu ki sofralık zeytin tahminlerinde şu aşamada bir sapma imkanı görüyoruz. Sezon sonunda benim kişisel fikrim olarak değil, uzmanlarımızın bir görüşü olarak kamuoyu ile paylaşılacaktır” diye konuştu.